#leyla ile mecnun

LIVE

Aslında hikâye, Mecnun Leyla'ya çölde neredeyse yarım asır sonra rastlayınca, “sen kimsin?” sorusuyla biter.

Layla and Majnun

- Bi daha ayrılmak yok tamam mı?

- Ayrılmak yok tamam. Yok olmasın ayrılık.

- Ee çocukluk yapmakta yok.

- Çocukluk olsun ya, yap sen yani çocukluk. Senin salıncağın gönlümde hazır.

Ömer, benim oğlum büyüdü. Aşık olacak kadar büyüdü. Acı çekecek kadar, acısını en derine gömecek kadar büyüdü. Tekrar tutunup ayağa kalkıp aşık olmayı, yeniden sevmeyi öğrendi, büyüdü.

-Seni ilk gördüğümde ne oldu biliyor musun?

Bir portakal kokusu geldi burnuma. Tanışmıyormuşuz gibi ama biliyormuşuz gibi de bir taraftan. Yazın pazarda su satarken ben, sen annenin elini tutuyormuşsun. Elma seçiyormuşsunuz beraber ya da ne bileyim resmi bir geçitte bir okul bahçesinde mesela ben senin arkanda duruyormuşum, senin pembe tüylü tokana bakıyormuşum. Sende hemen önümdeymişsin. Oradaymışız.

Kamil: Sen çok güzelsin Leyla. Sen her zaman çok güzelsin zaten. Ben daha ilk karşılaştığımızda görmüştüm senin o güzelliğini. Sen çok güzelsin ama ben yedeğim Leyla. Yedek Kamilim ben. Benim yerim senin yanın değil, yedek kulübesi. Orada mutluyum ben gerçekten. Yani bana hiç ilişmeseniz falan olmaz mı? Olmaz mı?

- Bir yıl hiç konuşmadım acımdan dolayı içime doğru kapandım demek ki. Sonra organlarının dağıtıldığını öğrendim. Sonra da düştüm kalbimin peşine. Bi anlamda benim de kalbim oluyo ya o.

loading