#postlarım
Etiketle.
Bir neslin kayıp çocuklarıyız biz
Kimimiz bir bar köşesinde
Kimimizse cehennemden bozma bir evin köşesinde
Çığlıklarımıza tıkanmış kulaklarla birlikte
Belkide en karanlık gecenin ortasında
Birer birer yitip gitmişiz
Usulca içimize kapanmışız herkesin açıldığı baharlarda
Soluk soluğa uyanılan kabusları uyanıkken yaşamışız
Hikayelerimiz anlatılmamış satırlarla geçiştirilmişiz
Büyümüşüz çocuk olmadan
Ve o koca kalabalıkların ortasından
Yalnızlığımızla beraber sessizce çekip gitmişiz
Soğumuş ellerimiz belki bir buzdan daha çok
Ferlerimizi çalmışlar gözbebeklerimizden
Sığındığımız son limanda bile gemiye alınmamışız
Karanlıklar hoş gelir olmuş gözümüze
Çünkü saklamış bütün taşıdıklarımızı
Ah o taşıdıklarımız ki her baktığımız gözde vurur bizi
Yalpalaya yalpalaya gelmişiz bugüne bir bebeğin adımlarıyla
Halbuki koşarken bize hiç benzemeyip bir o kadar da benzeyenler
Hayat diye bir şeyin altında binlerce nefes feda etmişiz
Yine de hayata dair en ufak bir şey alamamışız ondan
Bir neslin kayıp çocuklarıyız biz
Çok çabalamışız ama yaşayamamışız…
Şimdinin insanı değilim ben. Öyle bakma gözlerimin içine. Suçlar gibi… Geçmişimle geldim bu güne kadar. Her ne kadar şimdide yaşasam da geçmişin ağır yükü var omuzlarımda. Kapanmamış hesaplarım, nicesine üzüldüğüm kayıplarım var. Ama en çok da nefretim. Benim sımsıkı sarıldığım seninse öfke sebebin olan nefretim. Benimle birlikte geçmişten gelen ama bir türlü geçmeyen nefretim…
“Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet'i biz kurduk, onu yüceltecek ve devam ettirecek sizlersiniz”
Gazi Mustafa Kemal Atatürk
ÜŞENGEÇLİĞİN FELSEFESİ
Nedir Bu Üşengeçlik?
- Günün %75'ini yatakta geçirebilmektir.
- Evde yemek yoksa akşama kadar aç kalabilmektir.
- Yatağını prize en yakın yere konumlandırmaktır.
- İki adım ötedeki markete kardeşini rüşvet karşılığı göndermektir.
- Düzenlediği dolabına bozulmasın diye uzun süre dokunmamaktır.
-Mümkün mertebe her şeyi son dakikaya bırakmaktır.
- Gerektiğinde bir kedi kadar esnek olabilmektir.
- Her daim en kısa yolu bulabilmektir.
- Yan odadaki aile üyeleriyle sesli mesaj yoluyla iletişim kurmaktır.
- Ayakta gitmemek için boş otobüs gelene kadar beklemektir.
- Bir filmi sahnelerini atlaya atlaya izlemektir.
- Çalışma masasının üzerinde peçete, ıslak mendil, bardak ve su gibi olası gereçleri bulundurmaktır.
- Aradığın şeyin bir kol mesafesi uzaklıkta olduğunu gördüğünde yaşadığın mutluluktur.
…
Size bir kadının hikayesini anlatacağım.
Kadın bir adamı çok seviyordu. Adamın gitmesi gerekti ve döneceğine dair kadına söz verdi. Kadın da döndüğünde onu bıraktığı gibi bulacağına dair söz verdi adama. Birlikte adamın döneceği günü bir takvimde işaretlediler. Ve o kadın dün dönmesini beklediği adamın ardından üçüncü kez saçlarını kesti.
Mukadderat…
Ardından gözyaşı dökecek kadar sevmeyin kimseyi. Sonra gecenin bir vaktinde ağlarken buluyorsunuz kendinizi.
-02.10
“Ben doğrusunu bulamıyorum. İnşallah doğrusu gelip beni bulur.”
Bir Kararsız Temennisi
Unutursam sana değil, kendime ihanet edecekmiş gibi hissediyorum.
Eğer s*ktir olup gidecekseniz bir gün, kimsesiz bırakacak kadar kimsesi olmayın birilerinin.
Vazgeçtim desek de bu şarkıyı duyduğumuzda aklımıza gelen biri varsa
Belki de onu hala…
Ben seni;
Bahara aldanmış erik ağacı kadar utangaç da severim,
Haberin olsun…
‘Cemal Süreya